Sicaklikla birlesen faktörler Marmara Denizi'nde tombik baligi sayisini artiriyorGülseli Kenarli- Istanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Ögretim Üyesi Doç. Dr. Taner Yildiz: - "Tombik baliginin Marmara'da artmasi iklim degisikligi, avcilik, kirlilik gibi baskilarin kombine neticesi sonucunda görülen bir durum" - "Marmara diger denizlerimiz kadar olmasa da isiniyor, bu isinmanin bir göstergesi olarak tombik giriyor olabilir. Olaylarin bir tanesi su sicakliginin yavas yavas artmasi ki bu tür

Sicaklikla birlesen faktörler Marmara Denizi'nde tombik baligi sayisini artiriyorGülseli Kenarli- Istanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Ögretim Üyesi Doç. Dr. Taner Yildiz:
- "Tombik baliginin Marmara'da artmasi iklim degisikligi, avcilik, kirlilik gibi baskilarin kombine neticesi sonucunda görülen bir durum"
- "Marmara diger denizlerimiz kadar olmasa da isiniyor, bu isinmanin bir göstergesi olarak tombik giriyor olabilir. Olaylarin bir tanesi su sicakliginin yavas yavas artmasi ki bu tür

ISTANBUL (AA) - GÜLSELI KENARLI - Istanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Balikçilik ve Su Ürünleri Isleme Teknolojisi Bölümü Ögretim Üyesi Doç. Dr. Taner Yildiz, iklim degisikligi, avcilik, kirlilik gibi baskilarin kombine neticesi sonucunda tombik baliginin Marmara Denizi'nde daha çok görülmeye baslandigini söyledi.

Marmara Denizi'ndeki ortalama deniz yüzey suyu sicakliklarinda iklim degisikliginin etkisiyle artislar kaydediliyor. Marmara Denizi'nde yillik ortalama deniz suyu sicakligi 1980-1989 yillarinda 15, 2012-2022 yillarinda 17 derece olarak ölçüldü.

Deniz suyundaki bu degisimin avcilik baskisi ve kirlilikle birlesmesi ekonomik olarak tüketilen bazi baliklarin azalmasina ve yerlerini yeni türlere birakmasina neden olabiliyor. Marmara Denizi'nde de palamudun azalma riski bulunurken, buna çok benzeyen tombik baligi sayisinda son dönemde artis görülüyor.

Avcilik baskisi nedeniyle zaten popülasyonu azalan palamudun 7 ila 23,4 derece arasinda sicaklik toleransi bulunuyor ve bu balik türü ortalama 10,7 derecelik sulari tercih ediyor. Buna karsin tombik baligi 13,6- 29 derece araliginda ve ortalama 26 derecelik sularda yasiyor.

AA muhabirinin sorularini yanitlayan Yildiz, tombik baliginin palamut, uskumru, yazili orkinos türlerinin de içinde oldugu, göç eden "Scombridae" isimli familyanin üyesi oldugunu kaydetti.

Söz konusu baliklarin dis görünüsleri bakiminda birbirlerine benzediklerini ve bu nedenle karistirildiklarini dile getiren Yildiz, tombik baliginin herhangi bir zarari olmadigini ve insan gidasi olarak tüketilebilecegini bildirdi.

Yildiz, palamut ve tombik baliginin ayirt edici özelliklerini söyle siraladi:

"Palamutta bantlar vardir, vücudunu kesen çizgiler vardir. Tombikte de bariz bir sekilde sirt yüzgeci birbirinden uzaktir. Bunlar avci baliklar, disleri vardir ama palamudunki daha belirgindir, keskindir. Tombik baliginin palamuda göre disleri tek sira halinde, küçük ve koniktir. Balikçimiz aslinda tombik ya da yazili orkinos yakaladiginda bunun palamut, uskumru, kolyoz gibi türlere benzemedigini anlar."

Familyaya ait türlerin mayis ve haziranda Karadeniz'e çikarak yumurtlayip eylül, ekim gibi Akdeniz'e geri döndüklerini anlatan Yildiz, "Tombik biraz daha sicak sulari tolere edebilen Ege, Akdeniz türüdür. Marmara Denizi'ne ise Türkiye Istatistik Kurumunun av kayitlarina göre 2005 yilinda girmeye baslamis." dedi.

- "Sularin isinmasi denizlerdeki türlerin dagilimini etkiliyor"

Tombik baliginin Marmara Denizi'nde görülmesinin, türün burada dagildigi anlamina gelmedigine, sularin çok isinmasinin da tek belirleyici olmadigina dikkati çeken Yildiz, bu türün Marmara Denizi'nde görülmesinin çoklu nedenleri oldugunu söyledi.

Yildiz, su bilgileri paylasti:

"Tombik baliginin Marmara'da artmasi iklim degisikligi, avcilik, kirlilik gibi baskilarin kombine neticesi sonucunda görülen bir durum. Sularin isinmasi denizlerdeki türlerin dagilimini etkiliyor. Marmara diger denizlerimiz kadar olmasa da isiniyor, bu isinmanin bir göstergesi olarak tombik giriyor olabilir. Olaylarin bir tanesi su sicakliginin yavas yavas artmasi ki bu tür, sicak sulara aliskin, biraz tropikal bölge türü ve kuzeye dogru daha fazla genislemis olabilir. Palamut, lüfer, tombik, yazili orkinos, orkinos avci türler ve birbirileriyle besin rekabetine giriyorlar, yem türlerinin üzerinden beslenen birkaç predator tür olmadiginda diger türlere yer açiliyor."

Palamudun geçen yil çok, bu sene ise az oldugunu, geçmis yillarin verilerine bakildiginda da uzun süredir bol olmadigini kaydeden Yildiz, asiri avciligin da balik türleri üzerindeki baskilardan biri olduguna degindi.

Marmara Denizi'ndeki girgir filosunu, çok yetenekli, çok kabiliyetli ve çok fazla avci seklinde nitelendiren Yildiz, "Istanbul Bogazi çok dar bir su yolu. Beykoz ve Sariyer koylarinda girgir balikçiligina izin veriliyor. Bu durum asiri avlanmaya neden oluyor, daha ilk üreme boyuna gelmemis baliklar avlaniyor. Çok fazla avliyoruz, herhangi bir kota yok. Zaten kirlilik var, sular isiniyor, bu türlerin baska denizlere gitme ihtimali artiyor." degerlendirmesinde bulundu.

Marmara Denizi'ndeki oksijen azligina isaret eden Yildiz, orkinos baliginin uzun süredir görülmemesinin kaynaginin da bu durum oldugunu belirtti.

- "Ilk üreme boyunun altinda tek bir baligin dahi avlanmasina izin verilmemeli"

Kurallara karar veren mekanizmalarin denizleri ve biyolojik kaynaklari sürekli takip etmesi gerektigini ifade eden Yildiz, alinmasi gereken önlemler hakkinda su tavsiyelerde bulundu:

"Bizim, ilk üreme boyunun altinda tek bir baligin dahi avlanmasina izin vermememiz lazim çünkü stoklarimiz çok fazla yipranmis. Kotayi bugün hesaplayip yarin kullanmamiz gerekir. Özellikle karaya çikis noktalarinda muhtesem bir denetlememizin olmasi gerekiyor. Girgir teknelerine gerekirse gözlemci koymamiz lazim. Aglarin sezon basinda degil, ortasinda, belki her ay ölçmek lazim. Bizim bildigimiz, alisik oldugumuz, tükettigimiz türlerin yerine daha aliskin olmadigimiz yeni türler, bilmedigimiz türler geliyor."