Ithal ürünlerdeki asbest tehlikesine karsi uzmanlardan uyariGülseli Kenarli- Asbest Söküm Uzmanlari Dernegi Baskani Mehmet Seyhmus Ensari:- "Türkiye'de yasak olsa da Rusya, Çin, Kazakistan, ABD gibi birçok ülkede asbest kullanimi hala serbest. Bu yüzden ülkemize gelen ithal ürünlerde de dikkatli olmak zorundayiz"- Hacettepe Üniversitesi Tip Fakültesi Ögretim Üyesi Doç. Dr. Cavit Isik Yavuz:- "Asbestin akciger zari kanserine neden oldugu anlasildiktan sonra "katil madde" olarak adlandirildi ve

Ithal ürünlerdeki asbest tehlikesine karsi uzmanlardan uyariGülseli Kenarli- Asbest Söküm Uzmanlari Dernegi Baskani Mehmet Seyhmus Ensari:- "Türkiye'de yasak olsa da Rusya, Çin, Kazakistan, ABD gibi birçok ülkede asbest kullanimi hala serbest. Bu yüzden ülkemize gelen ithal ürünlerde de dikkatli olmak zorundayiz"- Hacettepe Üniversitesi Tip Fakültesi Ögretim Üyesi Doç. Dr. Cavit Isik Yavuz:- "Asbestin akciger zari kanserine neden oldugu anlasildiktan sonra "katil madde" olarak adlandirildi ve

ISTANBUL (AA) - GÜLSELI KENARLI - Uzmanlar, akciger zari kanserine neden oldugu bilinen asbest maddesinin, Türkiye'de yasak olsa da bazi ülkelerde kullaniminin serbest oldugunu ve bu ülkelerden ithal edilen ürünlere dikkat edilmesi gerektigi uyarisinda bulundu.

Neden oldugu ölümcül hastaliklardan dolayi "katil madde" olarak adlandirilan asbest, dünyanin birçok ülkesinde ve Türkiye'de yasak olmasina ragmen, yasak öncesi dönemden kalma asbest içeren ürünlerin bazilarinin bugün de kullanimda olmasi ve bazi ülkelerde serbestçe kullanilabilmesi nedeniyle insan sagligini tehdit ediyor.

Bu tehlikeye dikkati çekmek ve asbest konusunda farkindalik uyandirmak için her yil 1-7 Nisan Küresel Asbest Farkindalik Haftasi olarak kabul ediliyor.

AA muhabirine degerlendirmelerde bulunan Asbest Söküm Uzmanlari Dernegi (ASUD) Baskani Mehmet Seyhmus Ensari, asinmaya, isinmaya, kimyasallara karsi dirençli oldugu için asbestin otomotiv, gemi ve insaat, kozmetik gibi birçok ana sektörde kendine yer buldugunu söyledi.

Asbestin 3 binden fazla kullanim alani olduguna isaret eden Ensari, su bilgileri verdi:

"Ülkemizde 31 Aralik 2010 tarihinde yasaklandi. Avrupa Birligi'nde 2005'te, Ingiltere'de 1999'da yasaklandi. En erken yasaklayanlardan biri Isveç, 1970'li yillarin sonunda. Aslinda asbestin meslek hastaliklarina yol açtigi, 1924'te Ingiltere'de yanmaz kumas üreten tekstil fabrikasinda çalisan bir kadin isçinin hastalanmasiyla ortaya çikti. Ingiltere'de meslek hastaligi yaptigi bilinmesine ragmen 75 yil sonra yasaklandi."

Asbestin, neden oldugu hastaliklar nedeniyle ölümlere yol açtigini ifade eden Ensari, "Bugün Britanya'da yilda 5 bin, Almanya'da 2 bin 500, ABD'de 40 bin kisinin her yil asbeste bagli hastaliklardan vefat ettigi bilgilerine ulasilabiliyor. Ülkemizde böyle bir kayit tutulmamis ama kirsalda asbestli topraklardan ya da evlerde bulunan boya, çati kaplamasi gibi alanlardan kaynakli 500-600 kisinin asbeste bagli hastaliklardan hayatini kaybettigi tahmin ediliyor." dedi.

Asbestin dünyada yüzlerce milyar dolarlik bir pazara sahip oldugunu belirten Ensari, "Türkiye'de yasak olsa da Rusya, Çin, Kazakistan, ABD gibi birçok ülkede asbest kullanimi hala serbest. Bu yüzden ülkemize gelen ithal ürünlerde de dikkatli olmak zorundayiz." görüsünü paylasti.

- Kullanim alanlari

Neme dayanikliligi nedeniyle özellikle gemi yapiminda sikça kullanilan asbeste, bebek pudrasi ile göz fari, pudra ve fondöten gibi kozmetik ürünlerde de rastlandigini bildiren Ensari, sunlari söyledi:

"Yapi sektöründe özellikle izolasyon malzemelerinde, boyalarda, dis cephe kaplamalarinda, evlerin zeminlerindeki marleylerde, marley ve parke yapistiricilarinda, kazan dairelerinde, su ile isi yalitimlarinda karsimiza çikiyor. Eski yapilarin camlarindaki cam macunlarinda da vardi. Gürcistan ve Çin'den ithal edilen agir vasitali araçlarin debriyaj fren balatalarinin asbestli oldugunu biliyoruz. Su anda balatalarda asbest yerine seramik lifleri kullaniliyor."

Geçen yilin temmuz ayinda yayimlanan binalarin yikilmasi hakkindaki yönetmelikte, tüm yikim ruhsatlari verilmeden önce asbest arastirmasi yani asbest envanter raporunun zorunlu kilindigini hatirlatan Ensari, "Yapilardaki riskler özellikle deprem kusagi olan bölgelerde ortaya çikiyor. Tadilat, yapilardaki güçlendirme çalismalarinda karsimiza çikabiliyor. Herhangi bir yapinin yikiminda, is sagligi güvenligi önlemleri alinarak, tek kullanimlik tulumlar, gözlük, maske, eldiven gibi kiyafetleri uzmanlarimiz ve söküm çalisanlarimiz giyerler. Iç çamasirlari dahi tek kullanimliktir. Herhangi bir sekilde evlere bu asbest riskinin tasinmamasi, ikincil bir maruziyetle karsilasilmamasi gerekir." diye konustu.

- "Yikim tozuma demek uyuyan canavarin uyanmasi demektir"

Asbestin, rüzgarla birlikte onlarca kilometre uzaga gidebilecegine vurgu yapan Ensari, yapilan arastirmalarda bu maddenin lifimsi yapisi nedeniyle 24 ila 48 saat havada askida kalabildigine dikkati çekti.

Asbestin eger asinma veya tozuma olmadiysa bir zarari bulunmadigi anlatan ancak yikimla birlikte ortaya çikan tozu, "uyuyan canavarin uyanmasi" olarak nitelendiren Ensari, "Vatandaslarimiz bina yikimlarini kesinlikle izlememeli. Binalarin yikimlari esnasinda sulama yapilmali. Yeni yönetmeligimizde bulunan toz bastirma makineleri, yikimlar esnasinda talep edilmeli." önerilerinde bulundu.

- "Dogrudan kanser yaptigini bildigimiz bir madde"

Hacettepe Üniversitesi Tip Fakültesi Halk Sagligi Ana Bilim Dali Ögretim Üyesi Doç. Dr. Cavit Isik Yavuz, asbestin akciger zari kanserine neden oldugunun bilindigini ve bu durum anlasildiktan sonra "katil madde" olarak adlandirildigini ve kullaniminda çok ciddi kisitlamalar ve yasaklamalar getirildigini kaydetti.

Enkazin kaldirilmasinda ve kentsel dönüsüm kapsamindaki bina yikim çalismalarinda çok dikkatli olunmasi gerektigini vurgulayan Yavuz, "Öncelikle binada asbest bulunup bulunmamasi tespiti, eger varsa o yikim islerinde çalisanlar ve çevrede yasayanlar için özel önlemler alinarak yikim yapilmasi ve molozlarinin kaldirilmasi gerekir." sözlerini sarf etti.

Asbestli ya da asbest süphesi olan binalarin yikim isleminde çalisanlarin ve bu binalarin yakinlarinda ikamet edenlerin "FFP3" ya da "N99" tipi koruyuculugu yüksek maskeler kullanmalari tavsiyesinde bulunan Yavuz, "Bunlar hiç yoksa 'N95' maske kullanmaya çalisalim. Elimizde bu maskeler yoksa cerrahi maskelerden birkaç kat, hiçbir sey yoksa mutlaka bu yikim bölgelerinde birkaç kat bezle agizimizi burnumuzu kapatalim." dedi.

Eski binalarda tadilat yaptirirken de çok dikkatli olunmasi gerektigini belirten Yavuz, sözlerini söyle tamamladi:

"Özellikle eski binalarin nerelerinde asbest bulunur, bunu arastirmak ve bu bölgelerin tamirat ve tadilatindan kaçinmak gerekir. Türkiye'de özellikle kirsal alanda 'beyaz toprak' olarak bilinen bir toprak çesidi, Anadolu'da çok uzun yillar badana malzemesi olarak kullanilmis. Bu toprak türünün içinde de asbest var. Yasadigi evde badana malzemesi olarak kullanarak bu beyaz topraga maruz kalan çok sayida insan var. Ülkemizde asbesti her zaman gündemde tutmamiz, tehlikelerinden sakinmak ve korunmak için önlemler almamiz gerekiyor."